Yaz tatili çoğumuz için ailemizle ve sevdiklerimizle güzel zaman geçirebilmek için uzun zaman önceden planlar yapmaya başladığımız, bu kısa dönemi en iyi şekilde değerlendirebilmek için yoğun çaba gösterdiğimiz ve bütün yıl gelmesini beklediğimiz özel bir dönem. Elbette onu özel yapan unsurların başında bir süreliğine de olsa hiçbir sorumluluk ya da beklenti olmadan kendimize ve sevdiklerimize zaman ayırabilmemiz geliyor. Bu durum aynı zamanda kaçırılmayacak kadar değerli bir fırsatı da beraberinde getiriyor. Çocuklarımızla onların dil ve konuşma gelişimini destekleyecek, varsa sesletim hatalarının düzeltmelerine yardımcı olacak kaliteli ve sınırsız zaman geçirme fırsatı. Yıl boyunca özellikle yoğun çalışma temposu içerisinde olan ebeveynler çocuklarıyla gün içerisinde bazen yalnızca birkaç cümle konuşma fırsatı bulabilirken yaz tatilinde onları sınırlayan hiçbir şey olmamakta. Üstelik daha önceki yazılarımda da belirttiğim gibi bunu yapmak için masa başında oturmaya ya da kağıt kaleme hiç gerek yok. Çocuğunuzun dikkatini sürdürebildiği, onunla kaliteli biçimde etkileşim kurabildiğiniz her ortam ki küçük çocuklarda bunun en iyi yolu oyundur, sizin için bir çalışma ortamıdır. O halde yaz tatilini dil ve konuşma gelişimi için bir fırsata çevirmemek için hiçbir bahanemiz yok. Çocuğumuzla güzel zaman geçirirken, söz gelimi havuzda su savaşı yaparken, deniz kenarında kumdan kale yaparken ya da onunla oyuncakları hakkında sohbet ederken(hangi robotun daha güçlü olduğu gibi) ona ihtiyaç duyduğu dilsel yapılarla ilgili model olabilir ya da sesletim gelişimini destekleyebiliriz.
Bir örnekle durumu daha açık hale getirelim. Diyelim ki çocuğumuz sahilde kumdan kale yapıyor; bu basitmiş gibi görünen etkinlik için yanında kovası, küreği, tırmığı, elinin altında bolca kumu ve karşısında da güzel bir deniz manzarası var. Sanırım yanından ayırmadığı birkaç küçük oyuncağı da ona eşlik ediyordur. Onlarla birlikte denizden gelen amansız düşmanlara karşı sahili koruyacak kocaman bir kalenin inşaatına başladığında işte bizim için harika bir fırsat ve harika bir oyun kurulumu. Eğer çocuğumuzun dil gelişimi yaşıtlarının biraz gerisindeyse, örneğin sözcük dağarcığı daha sınırlıysa ya da uzun cümleler kuramıyorsa veya bazı ekleri kullanmıyorsa, bu kurulum bizim için biçilmiş kaftan. Etrafımızdaki sınırsız sözcük kaynağını ve dil yapısını sohbetimize dökelim. Çocuğumuzla yapmakta olduğu kalenin şekli, planlanan büyüklüğü, bu kaleyi niçin yapmaya karar verdiği, ona hangi oyuncak/hayali arkadaşların yardım ettiği, onların görevlerinin ne olduğu, inşaat aletlerini nasıl kullanacağı vb. sınırsız konuda sohbet edebilir ve ona yeni sözcükler, ekler, soru kalıpları, cümle yapılarını model olabiliriz. Sohbetinizde çocuğunuza soru sorma konusunda özgürsünüz ama bu sorular sohbetin gidişatını ve neşesini engelleyecek kadar sık ve yoğun olmamalı. Unutulmaması gereken nokta şu ki etkileşimin keyifli olmasının önüne geçecek adımlar atmaktan ve durumu bir öğretmen öğrenci ilişkisine çevirmekten kaçınmamız gerekiyor. Peki benzer bir aktiviteyi çocuğumuzun sesletim gelişimini desteklemek için kullanamaz mıyız? Hadi birlikte keşfedelim. Söz gelimi çocuğumuz “p” sesini sözcük başında kullanırken dudaklarını kapatmıyor bu nedenle de bu sesi doğru biçimde çıkartamıyor. Eğer bu konuda bir dil ve konuşma terapistinden yardım alıyorsanız eminim yanınızda buna yönelik çalışmalar yapabileceğiniz pek çok materyal ve resimli kartlar vardır. Bunları kolaylıkla oyunlarınıza yedirebilir ve eğlenceli aktivitelere dönüştürebilirsiniz. Eğer yanınızda böylesi materyaller yoksa işte size sınırsız kaynak, sınırınız yalnızca yaratıcılığınız; “denizden çıkan balığın PULLARINI gördün mü nasıl da PARLIYORLARDI değil mi ona yakından bakmak ister misin? Hadi balığın PULLARINA dokunalım ve hep birlikte söyleyelim – PUL”, “ Bugün PLAJA inmek ister misin PLAJDA kumla oynayabilir ve denize girebiliriz, hadi PLAJDAKİ deniz kabuklarını toplayalım.”, “Benim canım PATATES kızartması istedi birlikte gidip PATATES kızartması alalım mı… öyleyse önce PARAMIZI saymalıyız bakalım yeterince PARAMIZ var mı?”. Bu ve benzeri sohbetler çocuğumuzun ilgili sesi bolca duyması ve model alması açısından faydalı, ilgili sesle başlayan kelimeler büyük harflerle yazılı çünkü onları söylerken gözlerinizi açmalı, sesinizi biraz yükseltmeli ve sözcükleri abartılı biçimde söylemelisiniz. Böylelikle çocuğunuzun dikkatini daha çok çekmiş olacaksınız. İlerleyen zamanlarda ara sıra sözcüklerin bazılarını hadi birlikte söyleyelim diyerek ya da hadi şimdi sen söyle diyerek ondan tekrar etmesini isteyebilirsiniz ama bunu sürekli yaparsanız ilk kuralımızla çelişmiş oluruz ve etkinliğin eğlencesi azalır. Bunun olmasını istemeyiz. Bunlar yalnızca çok basit örneklerdi, eminim siz yaratıcılığınızla çok daha iyilerini bulabilirsiniz. Asıl olan şu ki çocuğumuzla olduğumuz her ortam ve durum dil ve konuşma gelişimi için bir fırsata çevrilebilir bu nedenle tatil dönemi gibi onunla bolca zaman geçirme şansına sahip olduğumuz nadir fırsatları kaçırmamalıyız.
Uzman DKT.
Çağdaş Karsan